Ana sayfa » Tüm Yazılar » Kişisel Gelişim » Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak – Dr. Joe Dispenza
Kişisel Gelişim

Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak – Dr. Joe Dispenza

Kitap Öncesi

Dr. Joe Dispenza‘nın yazarı olduğu ‘Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak’ kitabı, insanın tamamen kendine odaklandığında neler yapabileceğini sıfır noktasından ele alarak okuyuculara aktarıyor. Enerji ve kişisel gelişim kitabı olmasından dolayı, başlangıçta biraz sıkılacağımı düşünmüştüm ancak gerçekten çok keyif aldığım bir kitap oldu. Kitabın genel detaylarına geçmeden önce, sosyal mesajımızı da verelim:

“Önyargılı kararlarımızı gözden geçirelim ve mümkünse kurtulabileceğimiz kadarından kurtulalım.”

Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak

Dr. Joe Dispenza bir nörobilimcidir ve kariyerinde başarılı çalışmalar yapmıştır. Türkçeye çevrilmiş iki eserinden biri olan Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak kitabı, aslında meditasyona giriş kitabı olarak görünse de, Joe Dispenza kitabın sadece son kısmında meditasyona değinmektedir. Kitap, sürecin meditasyona gelene kadar ki kısmını, bu işlerle çok fazla ilişkisi olmayan birinin bile anlayabileceği çok yalın ve güzel bir dil ile anlatmıştır.

Kitap, insanın sadece düşünerek bile niyet ederek neler başarabileceğini, kuantum fiziği, nörobilim, beyin kimyası, biyoloji ve genetik açısından herkesin anlayabileceği şekilde ele almaktadır.

Kuantum Fiziği

Joe Dispenza, kitabında ilk olarak Newtoncu fizik anlayışını ve yeni kuantum fiziğini kıyaslayarak başlıyor. Newtoncu fizik, etkiye tepki olarak ele alabileceğimiz bir yapıdadır ve günlük hayatımızın fiziksel kanunlarını açıklar. Ancak, bilim insanları atom altı taneciklerin yapısını incelediklerinde, bir maddenin yapısına yeterince yaklaştığımızda gördüğümüz şeyin, etrafında dönen proton ve nötronlardan çok bir enerji halinde bir yapı olduğunu fark ettiler.

Böylece, fiziksel bir çekirdeğin tahmin edilenden çok daha küçük bir yapıya sahip olduğu keşfedildi.

Düşünce Nedir?

Kitapta, kuantum fiziği ve beyin nöronları arasındaki ilişkiyi anlatan bölümlerden sonra, Dr. Dispenza insan düşüncesiyle ilgili beyinde neler olduğunu çok güzel bir şekilde açıklamaktadır. İnsanlar, beynin içinde taşıdıkları bu yapıdan habersiz bir şekilde otomatik pilot gibi yaşarlar ve bu durum kitapta sorgulanmaktadır.

Düşünme olayı sırasında, beynin nöronları arasında bir enerji meydana gelir. Bu enerjinin doğadaki tüm maddelerin özünde enerjiden ibaret olduğunu gösteren kuantum fiziği ile ilgili kısımlarda da belirtilmektedir.

Beynin bu düşünme olayı sırasında salgıladığı kimyasallar vücuda yayılır ve insanda duygusal durumların oluşmasını sağlar. Uzun süre aynı şeyi düşünen ve aynı kimyasallara maruz kalan insanlar, hep aynı düşünce yapısının salgılattığı kimyasallara maruz kalması sonucu “huy” olarak nitelendirilen durumlar oluşur.

Bu konuyu böyle ele almanın etkileyici olduğunu düşündüm. Kitapta, girdileri değiştirmeden çıktıların değişmesini bekleyemeyeceğimizi belirtmektedir. Bu gerçek, profesyonel hayatta olduğu kadar hayatın her alanında geçerli bir durumdur. Bir konuyu aynı yönden ele almaya devam ettiğimiz sürece, hiçbir şey değişmeyecektir.

Enerji Nedir?

Beyinde bir düşünme durumu gerçekleşirken bir enerji oluşumundan bahsettik. Peki insan neden bu kadar enerjiye ihtiyaç duyuyor? Ve neden bu enerjinin doğru kullanılması gerekiyor?

Kitapta bu konu şöyle ele alınmış: İnsan geçmişte yaşadığı iyi ya da kötü bir deneyimi beyinin gri maddesinde saklarken birçok imge ile bunları saklıyor. Bazen bir müzik, bir koku ya da bir düşünce bizi geçmiş tecrübelere götürüp beynimize o anı yine yaşatıyor ve o an yaşanırken salgılanan kimyasalları beynimiz salgılıyor.

Eğer kafamızdan atamadığımız ya da bize yük olan geçmiş deneyimler hep toplam enerjinin bir kısmını bunları hatırlayıp o benzer duyguları vücudumuza tekrar tekrar yaşatmamıza neden oluyor. Bu durumda bizi fiziksel ve ruhsal olarak yoruyor çünkü enerjimizi gereksiz şeyler için tüketmiş oluyoruz.

Yine aynı mantıkla stres, insan için kötüdür, çünkü ya savun ya kaç mekanizmasını kullanarak beyin, sürekli Beta ışımasında aşırı analiz halinde tutulur ve gerektiği zaman gerekli adrenalini vücudumuza salgılar. Bu salgılar, bir köpeğin sizi kovaladığı bir durumda hızlıca devreye girip hayatta kalmanızı sağlarken, modern zamanlarda kronik bir stres, sizi sürekli savaş ya da kaç modunda tutar. Bu, toplam enerjinizin ciddi bir kısmını buralara harcayarak bağışıklık sisteminizin ihtiyaç duyduğu enerjiyi alamamasına neden olur.

Kitap içerisinde yine güzel bir noktaya vurgu yapılıyor: Eğer bir düşünce bizi hasta edebiliyorsa, neden aynı düşünce bizi iyileştiremesin?

Aşırı düşünme halleri, ister gelecek kaygısı olsun, isterse geçmiş tecrübeler olsun, aşırı takıntı haline gelerek ruhsal ve fiziksel sorunlara yol açabilir. Bu durumda, bu sorunlarla yüzleşerek harcadığımız enerjiyi boşa çıkarmak ve daha faydalı yerlere bu enerjiyi sarf etmek, beklediğimizin dışında çok güzel sonuçlar elde etmemizi sağlayabilir.

Niyet

Bir konu hakkında niyet ettiğinde insan beyninde hücrelerin birbiri ile kurdukları bağlantının farklı olması ve bunun insanın o işi başarması konusunda kuantum alanına göndermiş olduğu mesaj ve bu mesajın geri dönütlerinin değerlendirildiği kısımdan da oldukça etkilendim.

Aslında burada bir parantez açarak şunu da belirtmek isterim. Kitap içerisinde birçok kısımda İslam dinin içinde barındırmış olduğu yapılar okudukça aklınıza geliyor. Bunu en bariz hissettiğim yer niyet kısmıydı.

“Amaller niyetlere göredir” hadisi akılıma geldi. Kitabın birçok kısmında yine akıllara dini versiyon örnekleri gelebilecek birçok yer mevcut.

Özetle kitap gerçekten ufuk açıcı bir kitap. Kitabın son kısmı meditasyon süreci ile alakalı oraya kadar olan kısmı bile gerçekten mükemmel bir perspektif katıyor insana.

Ben çok yüzeysel değinerek anlattım. Detaylar çok var eğer o detaylara girersek bu yazı tamamlanamaz.

Umarım en azından bir merak uyandırabilmişimdir bu kitap ile alakalı.

Bir başka yazıda görüşmek üzere…

 

Yazarı Tanıyalım Joe Dispenza

joe dispenza

 

Joe Dispenza , kayropraktik alanında doktora yapmış. Rutgers Üniversitesi ve Atlanta Yaşam Üniversitesi’nde okudu. İlk kurumda biyokimya, ikinci kayropraktikte ek olarak nörofizyoloji okudu.

 

… Yazarın Tüm Yazıları …